Küçük Ev

2016’nın en sevdiğim tasarımları
 
Yeni yıl hepimizin umutlarını taze tutmaya çalıştığı bir ortamda korkunç bir olayla bizi sarsarak geldi. Her hafta düzenlenen saldırılarla hepimiz kötülüğün karşısında şaşkın ve çaresiz günler yaşıyoruz. Oysa hepimiz huzurlu bir şekilde işimize odaklanarak tasarımlar yapmayı, neşeli, üretken ve mutlu olmayı, çocuklarımızı güvenle yetiştirmeyi, kaygı duymadan aklımızı yaratıcılığa kullanmayı hakediyoruz. Moraller bozuk. Hem de çok ama bir yandan da karamsar olmamalıyız. Kendimizi bu karamsarlığa kaptırmamalıyız.Çok zor olsa da. Ben de bu karamsalığı yenmek için çareler arayanlardanım. O yüzden bugün 2016’da en çok sevdiğim tasarımları derledim. Sizlerle paylaşmak için. Bu seçkide yer alan ürünlerin -bir tanesi hariç hepsi- Türk tasarımcıların elinden çıkma. O yüzden size moral ve umut verebilirler bana verdikleri gibi.

Bu tasarımların ortak bir tarafı daha var. O da bu tasarımların bir taraflarıyla neşeli olmaları. Kimi renkleriyle. Kimi formlarıyla. Geçtiğimiz sene tasarlanmış değiller. Ancak ben bazılarını daha önceden bazılarını da 2016’da tanıdım ve çok sevdim.İşte 2016’da en çok sevdiğim tasarımlar;
Şimdi bu tasarımları sizlerle tanıştırma zamanı;
Not: Her maddenin altında pembe renk ile tasarımcı ve/veya tasarımın ismi yazıyor, üzerlerine tıkladığınızda ilgili web sayfasına yönlendiriliyorsunuz :)

Seçkideki bir numaralı tasarım bir sehpa. Son yıllarda dikkat ediyorum da sehpa ya da puf gibi mobilya tasarımlarında öyle yaratıcı, öyle güzel işler çıkıyor ki. Sanki tasarımcılar bu küçük nesnelerle oynamaya ve yeni buluşlar yapmaya bayılıyorlar. Ben de 2016 tasarım seçkisinde bir sehpa ve bir de puf serisine yer verdim. Çünkü burada yer almayı hakediyorlar. Sehpa, 2015 yılından beri tasarımcıların gündeminde olan bakır rengi tonlarda ayağa sahip. Üzeri ise farklı renklerde mermer kaplama olabiliyor. Bu iki doğal malzemenin buluşması ve formunu çok sevdim. Selben Studio İstanbul tasarımı bu sehpaya bir göz atmaya ne dersiniz?

Selben Studio İstanbul

 

Seçkideki iki numaralı tasarım, aslında bir sanat eseri. Ressam- Heykeltraş Ozan Ünal’ın ‘İnsan Kara Bir Leke Değildir’ adlı çalışmalarından. Bu kaligrafiyi andıran resimlere bayılıyorum. Bence Ozan Ünal’ı takip etmenizi öneririm.Hem heykelleri hem resimleri görülmeye değer.

Ressam-Heykeltraş Ozan Ünal

Üç numaralı tasarım ise bir aydınlatma. Ahşap ve yine metalin birleştiği bir ürün.Bu tasarımı laBoratuvarStudio’da tarafından tasarlanmışlar. 2015 yılı tasarımı olan bu ürünün metal aksamını farklı renklerde görmeniz mümkün ama tabiki ben bakır rengini çok sevdim.Doğal ahşap ve bakır birarada çok güzel.

laBoratuvar Studio İstanbul
 

Tasarım seçkisindeki dört numaralı tasarım ise Scroll puf serisi. Scroll puflar, farklı yükseklikte ve renklerde yanyana getirilip çok sayıda kombinasyonla kullanılabiliyor. Pufun altından başlayıp yukarıya çıkan ve doğru döşemenin bir parçası olacak şekilde biçimlenen deseniyle de çok yaratıcı. Ece Yalım Design Studio tasarımı olan bu ürünü, bundan üç –dört yıl önce keşfetmiş, hatta tasarladığım bir fuar standında kullanmıştım. O gün bugündür bayılıyorum Scroll puflara.

Scroll Puf-Ece Yalım Design Studio

2016’da keşfedip sevdiğim bir ürün var sırada. Hamm Design’a ait, Muhammet Taşlı tasarımı, Bey Berjer.Tombik formu, dedelerimizin zamanındaki masif ayaklı koltukları andiron bu şirin berjeri de çok seviyorum. İki farklı renkte döşenmesi de ona neşe katıyor.

Bey Berjer-Hamm Design

2016 tasarım seçkisinde defterler olmasa olmazdı. Hepimizin elinin altında, her gününün anısını kaydeden defterlerimiz. Bu sene Happily Ever Paper’I keşfettim. Birbirinden güzel defterleri var. Ama ben en çok renkleri ve asimetrik bölüntüsüyle Divido Defterleri seviyorum. Tasarımcısı Ozan Akkoyun.

Divido Defter-Happily Ever Paper

Bu listede bir oyuncak olmasa olmazdı. Yaman hayatımıza doğduğundan beri oyuncakları tanımaya başladık. Yaman’ın türlü türlü oyuncakları var. Her ne kadar çok oyuncak almayalım, dikkatini dağıtmayalım desek de hem annesi ve babası olarak bizler hem de tüm sevdikleri oyuncaklara boğuyoruz çocuğumuzu. Ama öyle oyuncaklar var ki. Gerçektençok yaratıcı, sevimli, geliştirici. Bu listed tasarımcısı Türk olmayan tek ürün maalesef bir oyuncak. Kökeni 1800’lere dayanan bir İsveç firması olan Brio’nun ürettiği ahşap oyuncaklar var. Bu gördüğünüz sevimli mi sevimli oyuncak, hem formu, hem malzemesinin ahşap olması hem de şirinliğiyle benim en sevdiğim oyuncak.Neden Türkiye'de böyle doğal malzemeden üretilen oyuncaklar yapamıyoruz? Var da ben mi bilmiyorum. Bilen varsa haber versin.

Brio Zürafa Oyuncak

Ve 2016 yılında en çok sevdiğim tasarımlardan bir tanesi de iki Türk kardeşin kurmuş olduğu Rumisu markasına ait bir şal. Üzerlerindeki desenler beni benden aldı. Renkler deseniz onlar da öyle. Ürünlerin bazılarında yer alan el işi oya formlar Güneydoğu Anadolu’da kadınlar tarafından yapılıyor.Tasarımcılar Deniz Yeğin İkiışık ve Pınar Yeğin’in ellerine sağlık.

Rumisu Şal- Deniz Yeğin İkiışık-Pınar Yeğin